fbpx

İlişkilerde Mükemmeliyeti Aramak

İnsanlar olarak, romantik ilişkilerde mükemmeliyeti arama eğilimindeyiz. Ancak, ilişkilerde mükemmeliyeti aramanın gerçekçi ve sürdürülebilir bir hedef olup olmadığı konusunda kendimize sormalıyız. İnsanlar arasındaki ilişkiler, hayatımızın önemli bir parçasıdır. Dostluklar, aile bağları ve romantik ilişkiler gibi farklı türdeki ilişkiler, insanların mutluluğunu ve yaşam kalitesini etkileyen temel faktörlerdir. Ancak, bazı insanlar ilişkilerde mükemmeliyeti arama eğilimindedir.  Bu blog yazısında, ilişkilerde mükemmeliyeti aramanın etkileri, nedenleri ve alternatif bir yaklaşım olan kabullenme üzerinde durumlarını ele alacağız.

 

  1. İlişkilerde Mükemmeliyeti Aramak: Tanım ve Özellikler

İlişkilerde mükemmeliyeti arama, bir kişinin başkalarından ve ilişkilerden mükemmel bir şekilde tatmin olmayı beklemesi anlamına gelir. Bu kişiler, sürekli olarak beklentilerini yüksek tutarlar ve partnerlerinden veya ilişkilerinden mükemmel bir performans beklerler. Bu durum, ilişkilerde sürekli bir hayal kırıklığı ve memnuniyetsizlik yaratır.

 

  1. İlişkilerde Mükemmeliyeti Aramanın Etkileri
    a-Stres ve Kaygı: Mükemmeliyetçi kişiler, sürekli olarak kendileri ve partnerleri üzerinde baskı yaratırlar. Bu durum, stres, kaygı ve hatta depresyon gibi psikolojik sorunlara yol açabilir.
    b-İletişim Sorunları: Mükemmeliyetçi kişiler, partnerlerine karşı sürekli eleştirel ve talepkar olma eğilimindedir. Bu durum, iletişim sorunlarına ve uzlaşmanın zorlaşmasına neden olabilir.
    c-İlişki Memnuniyetsizliği: Mükemmeliyetçi kişiler, ilişkilerinde sürekli bir tatminsizlik hissi yaşarlar. Bu durum, ilişkilerin sürdürülebilirliğini ve mutluluğunu olumsuz etkileyebilir.

 

  1. İlişkilerde Mükemmeliyeti Aramanın Nedenleri
    a-Toplumsal Baskılar: Toplumun genel olarak mükemmeliyetçi standartları, insanları ilişkilerinde de mükemmeliyeti arama eğilimine yönlendirebilir.
    b-Özsaygı ve Kendilik Değer: Mükemmeliyetçi kişiler, kendilerine olan güvensizlik ve düşük kendilik değeri nedeniyle ilişkilerinde mükemmeliyeti arama eğiliminde olabilirler.
    c-Kontrol İhtiyacı: Mükemmeliyetçi kişiler, kontrol ihtiyaçları nedeniyle partnerlerini ve ilişkilerini sürekli olarak kontrol etmeye çalışabilirler.

 

  1. İlişkilerde Mükemmeliyet Takıntısının Sonuçları
    a-Sürekli Hayal Kırıklığı: Mükemmeliyetçi bir yaklaşım, partnerimizde, ilişkimizde ve kendimizde sürekli olarak kusurlar aramamıza neden olabilir. Bu durum, partnerimizin gerçek potansiyelini ve değerini görmemizi engelleyebilir.
    b-İlişki Zorlukları: Mükemmeliyetçilik, ilişkilerde sürekli bir tatmin arayışı içinde olmamıza yol açar. Bu, ilişkiyi gerçek bir bağ ve uyumluluktan ziyade, sürekli bir beklentiler zinciri olarak görmemize neden olabilir.
    c-Düşük Özsaygı: Mükemmeliyetçi bir tutum, kendimize karşı da aşırı yüksek standartlar koymamıza neden olabilir. Kendimizdeki kusurları kabul etmekte zorlanma ve kendimize karşı eleştirel olma eğilimimiz artabilir.

 

  1. Alternatif Bir Yaklaşım: Kabullenme

İlişkilerde mükemmeliyeti arama yerine, kabullenme ve gerçekçi beklentiler oluşturma yaklaşımı önerilebilir. Kabullenme, partnerin ve ilişkinin eksikliklerini anlamak ve onları olduğu gibi kabul etmektir. Bu yaklaşım, daha sağlıklı bir iletişim, daha az stres ve daha fazla memnuniyet sağlayabilir.

a-Kabul ve Değerlendirme: Kendimizi ve partnerimizi kusurlarıyla birlikte kabul etmek, sağlıklı bir ilişkinin temelidir. İlişkide mükemmeliyet aramak yerine, birbirimizin gerçek değerini görmek ve takdir etmek önemlidir.
b-Esneklik ve Uyum: İlişkilerde mükemmeliyetçilik yerine, esnek ve uyumlu olmayı hedefleyebiliriz. Birbirimizin ihtiyaçlarına duyarlılık göstermek ve ortak çözümler bulmak, mutlu ve tatmin edici bir ilişki için önemli adımlardır.
c-Bireysel Gelişim: Mükemmeliyetçilik yerine, kişisel ve ilişkisel gelişim odaklı bir yaklaşım benimsemek önemlidir. Hem bireysel olarak hem de birlikte büyümek, sağlıklı bir ilişkinin sürekliliği için önemlidir.

Sonuç olarak ilişkilerde mükemmeliyeti aramak, bizi sürekli bir hayal kırıklığı ve memnuniyetsizlik döngüsüne sokabilir. Bunun yerine, kabul, değerlendirme, esneklik ve bireysel gelişim odaklı bir yaklaşım benimsemek, daha tatmin edici ve sürdürülebilir bir ilişki için önemlidir. Unutmayalım ki, ilişkilerde mükemmeliyet yoktur, ancak sevgi, anlayış ve özveri vardır.


Sevgi, paylaşım ve anlayışın merkezinde, mart ayında gerçekleşecek olan “İlişkiler Akademisi” etkinliğiyle tanışmaya hazır mısınız? Uzman doktorlar, psikologlar ve terapistlerden oluşan deneyimli bir kadro, ilişkilerin karmaşıklığını psikolojik, duygusal ve cinsel boyutu ile masaya yatıracaklar. Bu etkinlik, interaktif oturumlar, paneller ve deneyim paylaşımıyla dolu keyifli bir gün sunarak, katılımcılara bilgiye ek olarak eğlenceli bir atmosferde öğrenme şansı da sunuyor. Kendinizi ilişkilerin psikolojik boyutunda derinleştirmek ve bu deneyimi yaşamak için şimdi biletinizi alın! Detaylı bilgi için tıkla!


YAZAR:
Muhammet Reşat Demir
Harran Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Mezunu
Etkin Kampüs Sosyoloji & Psikoloji Departmanları Blog Yazarları Yöneticisi
Linkedln

 

Bu Yazıyı Paylaş
Yorum Yap