Türkiye’de Ekonomik Büyüme ve Kamu Harcamaları Arasındaki Temel İlişki

Türkiye’de Ekonomik Büyüme ve Kamu Harcamaları Arasındaki Temel İlişki

2.1 Giriş

Türkiye ekosisteminde son yüzyıl çeyreğinde ekonomik büyümede istikrarlı bir artış ve büyüme gözlemlenmiştir. Bu gelişimde en önemli etmenin devlet gelir gider dengelerinde oluşturulan stratejiler olduğu açıkta ortaya koyulmuştur. Devletin maliyet politikalarında benimsediklerin yolların önemini büyümeye olan katkı ve gelişimdeki bariz açık kimi kesimler tarafından açıksa kabul edilse de günümüzde hala bazı kesimler tarafından tartışma konusu olma yetkinliğini devam ettirmektedir. Bu makalenin içeriğinde, 2020-2024 zaman aralıklarındaki zaman dilim verilerinden oluşarak TÜİK verilerini esas almaktadır. Türkiye ekonomisinde mali genişleme ile devlet gelir gider dengelerinin GSYH’ye olan etkileşimi arasında bulunan ilişkiyi ayrıntılı bir şekilde detaylandırılmaktadır.

2.2. Türkiye’de Ekonomik Büyüme ve Kamu Harcamalarının Tarihsel Bakış Açısı

2.3. Genel Ekonomik Büyüme Eğilimleri

Türkiye, 2000’li yılların ilk zamanlarından itibaren oluşan finansal krizlerinin sonucunda yüksek oranda büyüme ve gelişme ortaya çıkmıştır. Yaşanan 2001 ekonomik krizinden sonraki zaman diliminde büyüme hızı artış oranı %5 ve %10 arasında değişikler yaşanmıştır. 2008 yılında meydana gelen büyük etki alanındaki ekonomik bunalımın ardından gelişim oranında bazı iniş çıkışlar yaşanmasıyla etkilenmeye başlamış 2010-2011 yıllarında ise bu dalgalanmalar en üst noktada hissedilmiştir. Fakat 2017 – 2020 yıllarında finansal alandaki durulma ve beklenmedik yavaşlanmalar gözlemlenmektedir. 2021 yılında küresel etkide yaşanan pandemi süreciyle beraber planlı bir ilerleme yaşanmış, pozitif değişim oranı %11,4’e kadar ulaşan bir ivme izlemiştir.

2.4. Kamu Harcamalarının GSYH İçindeki Oranı

Türkiye ekonomisinde devlet harcamalarının gayri safi yurt içi hasılaya oranı pozitif artan bir yönde ilerleyiş katetmektedir. Özellikle 2000’li yılları baz alarak verilere baktığımızda bu oranın %22 civarlarında olduğunu, 2024 yılında ise bu verilerde %34 kadar bir ilerleme olduğu hesaplanmıştır. Bu ilerlemedeki temel faktörler arasında sosyal refahın istikrarlı programlarla geliştirilmesi, bayındırlık hizmetlerine ve devlet giderlerine önem verilerek bu alanlarda harcamalar yapılması bulunmaktadır.

2.5. Teorik Perspektifler

Devlet giderlerinin gelişim oranı üzerindeki etkileşimi iktisadi bakış açılarında birbirinden ayrı şekillerde yorumlanmıştır

  • Keynesyen bakış açısında devlet giderlerindeki harcamaların artışı sonucu oluşan toplam talebinde aynı oranda artış gösterdiği ve bunun etkisinde kısa zamanlı olarak büyümeyi olumlu etkilediği gözlemlenmektedir.
  • Neoklasik bakış açısında bütçe fazlası kapsamında yapılan devlet giderleri çeşitli yollarla özel teşebbüsler üzerinde baskı kurarak büyüme üzerinde olumsuz bir gelişme sağlar. Devlet böyle durumlarda borçlanma veya vergilendirme gibi çözümlere gider.
  • Yeni büyüme teorisi bakış açısında ise devlet giderleri ağırlıklı olarak ARGE eğitim sağlık savunma gibi bayındırlık hizmetlerine harcanarak uzun vadede üretimi teşvik etmek amaçlanır. Özellikle Türkiye’de bu teori çeşitli zaman dilimlerinde uygulanarak olumlu etkileri gözlemlenmiştir.

2.6. Kamu Harcamalarının Büyümeye Dolaylı Yollarla Etkisi

Türkiye’de devlet giderlerinin gelişim oranı üzerindeki etkileşimi aşağıda yer aldığı şekilde   çeşitli işleyişler bulunmaktadır. Devletin insan ve altyapı sermayesine yaptığı yatırımlar bilhassa eğitim sağlık ve ulaşım yatırımlarını kapsamaktadır geniş zaman aralığında refahla orantılı olarak üretkenliği olumlu yönde etkilemektedir. Sosyal sermaye akışı ve tüketim alanındaki teşvikle beraber gelir dağılım oranları ve adaletin eşit dağıtılması talep yönünde olumlu etkiler oluşturur. Son olarak finansal alandaki stratejiler ise devlet giderlerinin devam edilebilirliği ve ekonomik yöntemdeki ilerleyişle etkileşim içerisinde bulunur.

  1. Kamu Harcamalarının Bileşimi ve Büyüme Üzerindeki Etkileri

3.1 Yatırım Harcamalarının Rolü

Türkiye’de bilhassa teknoloji eğitim sağlık gibi alanlarda yapılan yatırımlar gelişme oranı üzerinde olumlu bir etki oluşturarak büyümenin gelişmesini sağlamaktadır. Bu yapılan harcamalar iş gücü piyasasındaki nitelik oranını etkiler bu kapsamda üretim hacmi artmaktadır. 2000-2010 yıllarında altyapı alanında harcamalar gerçekleştirilmiş bu yapılan giderler büyümeyi teşvik ederek gelecek yıllarda etkisi azaltarak başka alan yatırımlarına yönelmiştir.

3.2 Cari Harcamalar ve Sosyal Transferler

Kamu personeline yönelik yapılan harcamalar sosyal hayatta yapılan destek ve diğer cari maliyetler uzun zaman diliminde gelişmeyi sınırlı bir alanda tutar. Türkiye’de bilhassa yardım teşvik harcamalarında yaşanan artış bulanım zamanlarının da artmasıyla kıza zaman dilimlerinde toplam talebi olumlu etkileyerek finansal alanda yapılan istikrar bakımından da çeşitli tehlikeler oluşturmaktadır.

 3.3 Faiz Harcamaları ve Borçlanma

Devlet giderlerinin ekonomik kapsamdaki faiz ödemeleri Türkiye ekonomisindeki kalkınmayı baskılamaktadır. Devletin borçlarında gözlemlenen artış ve buna eş olarak faiz üzerindeki maliyetlerin fazlalığı uzun zaman diliminde ülkenin büyümesi üzerinde olumsuz sonuçlar doğurmaktadır.

3.4. Kamu Harcamalarının Finansman Kaynakları ve Ekonomik Sonuçları

Devlet giderlerinin nasıl bütçelendirildiğini gelişim oranı üzerindeki etkileşimi bakımından önemli bir unsur olmaktadır.

  • Devletin topladığı vergi gelirleri yüksek kapsamlı vergi hacmi olarak özel teşebbüslerde çerçeveyi daraltmaktadır.
  • Devletin bir başka stratejilerinden biri ise borçlanma koludur. Artan seyir izleyen borçlanma faiz miktarını genişleterek finansal gelişme oranını kısıtlamaktadır.
  • Para basımı ve enflasyon ülkenin finansal alandaki para arzında gelişime yol açan önemli etmenler arasında yer almaktadır.

3.5. Bölgesel ve Sektörel Perspektifler

Türkiye’de coğrafyanın sektör üzerindeki etkinliği devlet harcamalarının gelişme oranı üzerindeki etkileşimi farklılaştırmaktadır. Bu kalkınma kapsamında öncelikli kalkınma alanları belirlenerek sosyal harcama ve diğer çerçeveleri ekonomik gelişim açısında olumlu olarak etkiler. Belirleyici etmenler arasında ise sanayi ve tarım alanları bulunmaktadır.

4-TÜRKİYE’DE EKONOMİK BÜYÜME VE KAMU HARCAMALARI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN KURAMSAL ÇERÇEVE VE HİPOTEZİ

4.1 İktisadi çerçevenin büyümesi, oluşturulan bir alan dahilindeki üretim kapasitesinin baz alınan zaman dilimi aralığında meydana gelen yeni ilerleyişi açıklamakta önemli bir faktör olarak yer almaktadır. Bu ilerleyiş kademesinde etmenler arasında hükümetin gerçekleştirmiş olduğu masraflar önemli bir rol oynamaktadır. Devletin oluşturduğu bu masrafların iktisadi kalkınmaya ne kadar ve hangi politika üzerinde etki edeceği konusu, uzun zaman aralıklarına bölünmüş faktörler dahilinde genişleme politikasına bir karşıt görüş olarak ortaya çıkmıştır. Bu sonuç neticesinde Türkiye gibi, gelişmiş ve kalkınma çabalarını devam ettiren ülkelerde hem ülkenin iktisadi etkileşimi içerisinde olması hem de devletin gerçekleştirmiş olduğu masrafların gelir ve gider oranları arasındaki farklılığın nedenini açıklayan etmenler arasında yer almıştır.

4.2 Devletin meydana gelen bu masraflar ile iktisadi anlamda oluşan büyümeler arasındaki etkileşimi, çeşitli düşünsel fikirleri esas alan araştırmalar dahilinde analiz edilerek incelenmiştir. Keynesyen bakış açısının liderlerinin söylemleri esas alındığında kamu masrafları, bilhassa durağan zaman dilimleri içerisinde ekonomik talep düzeyini artırarak mali genişlemeyi harekete geçirebilir. (Keynes, 1936). Bu iktisadi düşünce yönteminde, kamu giderlerinin etkinlik ve iş yükü üzerindeki etkileşim sonuçları olumlu bir netice olarak ifade ederek açıklanmaktadır. Bu sonuç neticesinde, neoklasik düşünce yapısına katılanlar, devlet gelir gider dengelerinin iktisadi genişleme üzerindeki dar alanı etkileyen ve genel itibariyle negatif bir mekanizma olduğunu ortaya koymaktadır. Bu benimsenen yaklaşım dahilinde kamu gelir ve gider varlıklarına erişim için harcama ortaya koyan kamu gelirleri, özel teşebbüs yatırımlarını kapsam dahiline katarak etkileşimini ve iktisadi genişlemesini dahil ederek katkı sağlayabilir. (Barro, 1990).

4.3 Türkiye ülkesi verileri baz alındığında kamuda oluşan girdi ve çıktıların belli zaman dilimi aralıkları dahilinde artış gösteren seyir ifade edilmektedir. Bilhassa 2000’li zaman aralıklarında işleyişe konulan iktisadi istikrar stratejileri ve kamu merkezi yönetiminde yürürlüğe giren yenileme çalışmaları, meydana gelen bu çıktıların değişimini ve farklı yollardaki etkileşimi ifade etmiştir. (Yıldırım ve Sezgin, 2005; Akar, 2011).

4.4 Literatürde araştırma ve analizler baz alınarak oluşturan veriler dahilinde ampirik analizlerde kapsam dahilindeki konuların etkileşimini ve derinliği gibi alanlarda bir bağlam teşkil etmediğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu durumu bir örnekle açıklamak gerekirse Ram (1986), kamu çıktılarının iktisadi genişleme üzerindeki etkileşimlerini her açıdan ifade etmektedir. Devarajan vd. (1996) kimi kamu masraflarının etmenlerinin iktisadi genişleme üzerindeki olumsuz alandaki etkileşimini ortaya koymaktadır. Türkiye verileri esas alınarak gerçekleştirilen bu araştırmadan biri olan Kar ve Nazlıoğlu (2014), 1980-2010 zaman dilimi analiz ve bilgilerini kullanarak yaptıkları çalışmada, kamuda oluşan yatırım giderlerinin iktisadi genişleme üzerindeki anlamlı etkileşimini elde edilen bulgular sonucu ortaya koymaktadır

4.5 Bu araştırılma yapılan makalede, Türkiye’de devlet gelir gider dengeleri ile iktisadi genişleme arasındaki bağlamın 2020-2024 zaman dilimi aralığında araştırmalarla desteklenmiştir. Göze alınan araştırmalar dahilinde, COVID-19 salgın zamanlarında etkileşimleri, artan bir seyir izleyen kültürel ve sosyal çerçevelerde transfer harcamaları, kamu masraflarının tekrardan dağıtılmasının gibi etmenler sebebiyle kamu maliyesi bakımından mühim bir görev üstlenmiştir. Bunun yanı sıra yüksek oranda artan enflasyon ve kur değişimindeki farklı baş katsayısı gibi dünya ölçekte etkilenen iniş çıkışların da bu zaman diliminde netleştiği ortaya konulmaktadır. Bu konu neticesinde, devlet gelir gider dengelerinin genişleme üzerindeki etkileşimi tekrardan dağıtılması, siyasi mekanizmaların da doğrudan ilişkili neticedeler ortaya çıkarmaktadır.

Makalenin esas cevap bulunmak istenen sorusu şu şekilde açıklanabilir: “Türkiye’de devlet gelir gider dengelerinin iktisadi genişlemeyi ne şekilde ve hangi açılarından etkilemektedir?” Bu cevap aranan konu dahilinde hem düşünselinde hem de ampirik araştırma biçimlerinden faydalanılacaktır. Açıklayıcı alanda devlet gelir gider dengelerinin toplam üretim üzerindeki etkileşimini analiz ederek; ampirik bölümde ise Türkiye İstatistik Kurumu ile Hazine Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı bilgiler yayımladığı veriler neticesinde regresyon ile korelasyon araştırmaları ortaya koymaktadır.

Bu sonuç neticesinde makalede temel esas alındığında hipotezi şu şekilde açıklanmaktadır:

4.6 H₀ (Null Hipotez): Türkiye’de devlet gelir gider dengelerinin ile iktisadi genişleme arasındaki nicel olarak bakıldığında bir ilişki bulunmamaktadır.

H₁ (Araştırma Hipotezi): Türkiye’de devlet gelir gider dengelerinin iktisadi genişlemeyi olumlu açıdan yönde etkilemektedir.

Araştırmacını hipotezin analiz edilmesiyle devlet gelir gider dengelerinin iktisadi. Genişleme üzerindeki açısı ve yöntemi ampirik yöntemi çerçevesinde analiz edilmiştir.

Şevval Alibasiç

Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü

3. Sınıf Temsilcisi

Bu Yazıyı Paylaş
Yorum Yap