Öyle sosyalleştik öyle sosyalleştik ki fav’lar bir tarafta uçuştu; adeta comment’larla mention’lar birbiriyle çarpıştı. Kazananı kim oldu dersiniz? Burada bu sırrı açıklayacak değiliz ama kazanan siz değilsiniz onu bilin isteriz. Mahallelerde top oynayan çocuklardan evrildik biz bu döneme, tabi dönem içinde doğan yeni bir jenerasyon da yok değil, haklarını yememek lazım. Ultrasonda görüldüğü kadarıyla “intel i7 çekirdek ve envai çeşit grafik kartlarını” destekleyen bir sürüm olarak dünyaya gelmekte olan “teknoloji çağının çocukları” bu jenerasyondandır.
Hal böyle olunca bizler; sosyal medya detoksuna ihtiyaç duyan hassas düşünceli, ponçik insanlar olarak çağa ayak uydurma konusunda bir hayli zorlanan ebeveynlerimiz ve bu çağa zaten ayak uydurmuş bir neslin arasında kalıyoruz.
Çağa ayak uydurmaktan yana sıkıntısı olmayan bizlerin, belki de yeni jenerasyonlarda evrimin etkisiyle midir yoksa uhrevi bir yolla mıdır bilinmez utanma duygusunun olmamasına karşın bu duygusu gelişmiştir. Gelişmiştir diyerek övgü de yapmayalım, çok da matah bir şeyimiz yok esasında. Neyse neyse, bu kadar ön bilgi ve eleştiri yeterli. Bu eleştirileri şimdilik bir kenara bırakalım. Sosyal medya detoksu nedir sorusunu cevaplayalım.
Sosyal Medya Detoksu Nedir?
Mahallede top oynayan, saklambaç dedin mi gözleri parlayan, yaşı kaç olursa olsun körebe oynarken çocukça eğlenen insanların sosyalleşme algısıyla günümüz sosyalleşme algısı arasında birkaç tık farklılıklar mevcut. Sosyalleşmek İngilizcede toplumun içinde bulunduğu üyelerle beraber etkileşimde bulunarak çeşitli sosyal faaliyetler içerisinde yer alarak, çevresiyle uyumlu hale gelmesidir. Ayrıca sosyal hayata hazırlanmanın, sosyalist fikir ve felsefeye uygunluğun oluşması anlamlarına gelen terimdir. Dünya’nın Karagöz’ü olan güzide ülkemizin insanlarıysa bu terimi oldukça yanlış anlayarak birbirilerini fav’lamayı sosyalleşmek sayar oldu. Artık insanlar, covid19 pandemisi’nin etkisiyle birbirleriyle görüşmek yerine mesajlaşmayı, yorumlaşmayı tercih eder oldu. Sadece bunlarla da sınırlı değil, insanlar yediğini içtiğini sosyal mecralarda paylaşmaya başladı. Öyle ki giydiği kıyafetin markasını linklemek artık farz oldu.
Özlü söz paylaşım merkezine dönen bir sosyal mecra’da ebeveynlerimiz bizden daha fazla bilgili hale geldiler. Akrabaların birbirini dürtmesini mi sorarsınız, aile gruplarına eklemeler mi dersiniz… Linklerden ve yukarı kaydırlardan sıkılanlar, biraz da retweet kısmına bakayım diyerek çeşitli sosyal mecraları deyimi yerindeyse fethetti! O da yetmedi, snapleşmek istedi. Konumuna varana değin her şeyiyle çeşitli paylaşımlarda bulundular. Tabi bunlar için özel uygulamalar da çıktı, bilmiyor değiliz bıktık efendim bıktııık!
Bıkmamıza rağmen de bu tip mecralardan uzak kalamayanlar “ben zaten onlara bakmıyorum ki” diyerek kendini avuttu. Kendini avutanlara kendini avuttuklarını anlatmak için sosyal medya detoksu şarttır.
Sosyal medya detoksu, minimum 2 hafta tüm sosyal medya hesaplarından uzak kalmaktan ibarettir. Yukarı kaydırarak yeni videolar göremeyeceğiniz, fav’lama yapmayacağınız minimum iki hafta sizi adeta sarsarak kendinize getirecek.
Sosyal Medya Detoksu Faydaları Nelerdir?
O kadar anlattın sosyal medya detoksunu ne işime yarar ki bu 2 hafta sonra diyecekler muhtemelen çıkacaktır. Tabi hemen anlatalım faydalarını da, görün ne kadar yozlaşıyoruz gündelik hayatımızda.
- Öncelikle bir hayatınızın olduğunun farkına varırsınız.
- İnsanların sosyal medyada göründüğü gibi olmadığını bizzat deneyimlersiniz.
- O yüzünüzde mimik hareket etmeden attığınız random gülüşlerin yerine gerçekten kahkahalar atabilirsiniz.
- En önemlisi sosyal medya bağımlılığından kurtulabilirsiniz.
- İşinize, dersinize veya hobilerinize odaklanabilir; kendinizi geliştirme adına yeni adımlar atabilirsiniz.
- Araştırmalarınızı kafanızda “acaba bildirim geldi mi” sorusu olmadan yapabilirsiniz.
- Telefonunuzun şarjı 2-3 gün bitmez.
Gerçekten say say bitmeyecek pek çok “dünyevi” duyguyu fark edebilirsiniz. Sosyal medya detoksu yaparak özellikle de 14 şubat gibi “sevgisiz” sevgililer günlerinde yemek fotoğraflarını paylaşanlardan evrilerek içimize sızmış sevgili fotoğrafları ve alınan hediyelerin fotoğraflarından kurtulabilirsiniz.
Sosyal Medya Detoksu Nasıl Yapılır?
Sevgili okur, buraya kadar gelip bunu da merak ettiğin için seni tüm sevgim ve saygımla selamlıyor, tebrik ediyorum.
Öncelikle popüler olanlardan başlayalım seninle. Facebook’u zaten kullanmadığını varsayıyorum. Eğer böyle bir uygulaman varsa telefonunda zaten hemen kaldırıver de uğraştırma beni.
Instagram, gerçekten gününü çöp eden, seni başkaları adına utandırmaktan başka hiçbir şeye yaramayan bu uygulamayı derhal sil. Hatta şöyle düşün, yolda görsen selam vermeyeceğin ya da vermek istemeyeceğin bir insan neden senin özel anlarını görüntüleyip sana beğendiğini ifade edebilsin ki? Uygulamayı silmekte yetmez. Verilerin ve fotoğrafların kalmaması adına hesabını dondurabilirsin. Dikkat et, sonra bana söylenme. Instagram hesabını dondurursan 1 ay içinde hesabın silinebilir. 2 hafta sonra yeniden açacağın için bu konuda rahat olabilirsin ama iki hafta sonra sosyal medya detoksunun güzel etkilerine kapılıp gidersen hesabın sonsuza dek uçurulabilir.
Twitter’a gelince bu sosyal mecranın yönlendirme etkisi bambaşka. Tweet atarken iki kez düşünmen lazım resmen. Acaba bu bir manipülasyon mu? diye… “Sadece gündemi takip ediyorum kieee” bahanesinden bi’ sıyrıl artık gözünü seveyim. Git mis gibi yeni oluşumlu dergiler, e gazeteler var. Oralardan takip et, twitter gibi halka açık, bilgi kirliliğinin hat safhada olduğu bir yerden nasıl faydalı bilgi edinebilirsin ki? Twitter uygulamasını sil, istersen de Twitter hesabını dondur. Unutma 1 aylık süreç burada da geçerli. Çiçek gibi attığın o güzelim tweetler geri getirilemeyecek şekilde silinebilirler.
