fbpx

Kadın Sağlığı ve Hastalıkları: Genital Akıntı

Vajina Sağlığı

Vajina, hava alması gereken, ortalama bir sıcaklık ve nemde bulunması gereken bir organdır. Bunu sağlayan vajinal florada, bir takım yararlı organizmaların baskın halde bulunması gerekir. Vücudumuzun ellerimiz,  burnumuz, kulağımız gibi dışarıya açık her ortamında olduğu gibi vajina içinde de bir takım bakteriler, mikroorganizmalar olabilir. İşte bu dengenin bozulması vajinal akıntıya veya akıntısız vajinal kokuya neden olur.

Vajina, doğası gereği akıntı yapabilen bir organdır. Sağlıklı vajinal akıntı vajinayı korur ve temizler. Sağlıklı fizyolojik akıntılar; kokusuz, saydam, renksiz, adetin belirli zamanlarına göre miktarı artıp azalan akıntılardır. Rahim ağzından gelen sümüksü ve saydam renkli bu akıntılar hormonlar ile ilgili olduğundan belirli zamanlarda artış gösterir. Muayenede bulgu yoksa normal kabul edilir.

Ancak her akıntı sağlıklı vajinal akıntı değildir. Kadınların cinsel sağlığını ve yaşamını olumsuz etkileyen enfeksiyon kaynaklı akıntılar, vajinada olumsuz bir durumun geliştiğine işaret eder. Vajinal akıntıyla beraber koku da gelişebilir.

Vajinal Akıntı Nedir?

Vajinal akıntı, vajina ve rahim ağzındaki küçük bezlerden salgılanan sıvıdır. Bu sıvı, vajinayı ve üreme sistemini temiz ve sağlıklı tutarak eski hücreleri ve kalıntıları temizlemek için her gün vajinadan sızar.

Östrojen seviyelerindeki normal değişikliklerden vajinal akıntı meydana gelebilir . Östrojen seviyesi  yüksek olduğunda, östrojen rahim ağzını salgılar (mukus) üretmesi için uyarır ve vajinadan az miktarda mukus çıkabilir. Aşağıdaki durumlarda östrojen seviyeleri yüksektir:

  • Adet döngüsü sırasında, yumurta bırakılmadan birkaç gün önce
  • Yeni doğanlarda doğumdan önce annelerinden östrojen emdikleri için doğumdan sonra bir veya iki hafta süreyle
  • Kızların ilk adet dönemini yaşamasından birkaç ay önce
  • Hamilelik sırasında
  • Östrojen içeren veya östrojen üretimini artıran ilaçlar (bazı doğurganlık ilaçları gibi) alan kadınlarda

Gebelik, doğum kontrol haplarının (oral kontraseptif) kullanımı ve cinsel uyarılma da akıntının miktarını ve görünümünü etkiler. Menopozdan sonra östrojen seviyeleri azalır ve genellikle normal akıntı miktarını azaltır.

Vajinal akıntı miktarı kişiden kişiye önemli ölçüde değişebilir. Vajinal akıntının rengi, yoğunluğu ve miktarı, bir kişinin adet döngüsünün neresinde olduğuna bağlı olarak da günden güne değişebilir:

1-5 . Günler: Döngünün başlangıcında, vücut rahim zarını döktüğü için akıntı genellikle kırmızı renkte veya kanlıdır.

6-14 . Günler: Bir süre sonra, kişi normalden daha az vajinal akıntı fark edebilir. Yumurta gelişmeye ve olgunlaşmaya başladığında, servikal mukus bulanıklaşır rengi beyaz veya sarı olur.

14-25 . Günler: Yumurtlamadan birkaç gün önce mukus, yumurta beyazının kıvamına benzer şekilde ince ve kaygan olacaktır. Yumurtlamadan sonra; mukus bulanık, beyaz veya sarı ve çoğunlukla yapışkan hale gelecektir.

25-28 . Günler: Servikal sıvı hafifler ve daha az görünür.

Vajinal akıntı türleri nelerdir?

‘Vajinal akıntı çeşitleri nelerdir?’ sorusu su şekilde cevaplandırılabilir: Birkaç farklı vajinal akıntı çeşidi vardır. Bu türler akıntının renklerine ve yoğunluklarına göre kategorize edilir .Bazı akıntı türleri normaldir. Anormal akıntı türleri ise altta yatan ve tedavi gerektiren bir sağlık sorununa işaret edebilir. Vajinal akıntı türleri aşağıdaki gibidir:

Beyaz renkli akıntı

Özellikle adet döngüsünün başında veya sonunda bir miktar beyaz akıntı olması normaldir. Bununla birlikte, akıntıya kaşıntı eşlik ediyorsa ve yoğun, süzme peynir benzeri bir kıvama veya görünüme sahipse, bu durum normal değildir ve tedavi edilmesi gerekir. Bu tür kaşıntılı, süt kesiğine benzer bir akıntı bir akıntı maya enfeksiyonunun bir işareti olabilir.

Berrak ve akışkan akıntı

Berrak ve akışkan akıntı tamamen doğal akıntıdır. Ayın herhangi bir zaman diliminde görülebilen berrak ve akışkan akıntı egzersizden sonra yoğun olarak görülebilir.

Açık ve esnek

Vajinal akıntı berrak ancak akışkan değil de mukusa benzer bir şekildeyse bu durum söz konusu kişinin yumurtlama döneminde olduğunu göstermiş olur. Nitekim berrak ve mukus benzeri olan bu akıntı çeşidi normal akıntı türleri arasındadır.

Kahverengi veya kanlı akıntı

Kahverengi veya kanlı akıntının, özellikle adet döngüsü sırasında veya hemen sonrasında görülmesi genellikle normaldir. Adet döneminin sonunda akıntı kırmızı değil de kahverengi görünebilir. Bununla birlikte adet dönemleri arasında az miktarda kanlı akıntı yaşanabilir. Ayrıca adetler arasında az miktarda kanlı akıntı yaşanabilir. Bu durum ‘lekelenme’ olarak adlandırılır.

Regl döneminizin dışında lekelenme meydana gelirse ve yakın zamanda korunmasız cinsel ilişki yaşadıysanız bu durum hamileliğin bir işareti olabilir . Hamileliğin erken bir aşamasında görülen lekelenme ise düşük belirtisi olabilir. Bu tür durumlarda  vakit kaybedilmeden kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurulmalıdır.

Kahverengi veya kanlı akıntı, nadir olarak endometriyal veya rahim ağzı kanserinin de bir işareti olabilir . Miyomlar veya diğer anormal büyümeler gibi başka sorunlar da kahverengi veya kanlı akıntının sebebi olabilir. Bu nedenle yıllık pelvik jinekolojik muayene ve Pap pap smear yaptırmak gereklidir. Bu sayede jinekoloğunuz, servikal anormallikleri kontrol edecektir.  Değerlendirmeyi yapan hekim sorunları erken teşhis edebilir.

Sarı veya yeşil renkli akıntı

Yoğun kıvamlı, köpüklü, kalın, kötü bir kokuya birlikte görülen sarı veya yeşil  vajinal akıntı türü normal değildir. Nitekim bu tür bir akıntı trikomoniyaz bakteriyel enfeksiyonunun bir işareti olabilir. Bakteriyel enfeksiyonlar bazen cinsel ilişki yoluyla yayılır. Bu durumda eş tedavisi de önerilir

Anormal vajinal akıntıya ne sebep olur?

Vajinanın normal bakteri dengesindeki herhangi bir değişiklik koku, renk veya akıntı dokusunu etkileyebilir. Anormal vajinal akıntı genellikle bir enfeksiyondan kaynaklanır. Anormal vajinal akıntaya sebep olan faktörler şunlardır:

  • Antibiyotik veya steroid kullanımı
  • Bakteriyel vajinoz , hamile kadınlarda veya birden fazla cinsel partnerle olan kadınlarda daha sık görülen bir bakteriyel enfeksiyondur. Bazı durumlarda hiçbir belirti vermeyen bakteriyel vajinoz; güçlü, kötü ve bazen balık kokulu bir vajinal akıntıya neden olur. (Bakteriyel vajinozis, sıklıkla gelişen bakteriyel bir vajinal enfeksiyondur)
  • Rahim ağzı kanseri (İnsan papilloma virüsü (HPV) enfeksiyonu cinsel temas yoluyla yayılır. HPV, rahim ağzındaki hücrelerde değişikliklere yol açarak rahim ağzı kanserine neden olmaktadır. Rahim ağzı kanseri hoş olmayan bir koku ile kanlı, kahverengi veya sulu bir akıntı oluşturabilir. Rahim ağzı kanseri, yıllık Pap smear ile kolaylıkla taranabilir.
  • Doğum kontrol hapları
  • Klamidya- bel soğukluğu, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (Belsoğukluğu ve klamidya , anormal bir akıntı oluşturabilen cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardır. Bu nedenle görülen akıntılar genellikle sarı, yeşilimsi veya bulanık renklidir.)
  • Şeker hastalığı (Diyabet)
  • Kokulu sabunlar veya losyonlar, köpük banyosu
  • Deterjanlar, bazı merhemler, kremler ve kontraseptif köpüklerde bulunan ve vajina çevresindeki cildi tahriş edebilen kimyasallar
  • Ameliyat sonrası pelvik enfeksiyon
  • Pelvik inflamatuar hastalık (PID) (Pelvik inflamatuar hastalık (PID) , genellikle cinsel temasla yayılan bir enfeksiyondur. Bakteriler vajinaya ve diğer üreme organlarına yayıldığında ortaya çıkar. PID ağır, kötü kokulu bir vajinal akıntıya sebep olabilir.)
  • Trikomoniyaz korunmasız cinsel ilişkiye sahip olmanın neden olduğu bir parazitik enfeksiyonudur. Bazı kadınlarda hiç bir belirti ve şikayete neden olmayabilen bu enfeksiyon bazılarında ise vajinal akıntı, şiddetli kaşıntı gibi belirtilere neden olur.
  • Antibiyotik kullanımı
  • Vajinal atrofi, menopoz sırasında vajina duvarlarının incelmesi ve kuruması
  • Sıkı veya sentetik iç çamaşırlar
  • Vajinit, vajina içinde veya çevresinde tahriş
  • Maya enfeksiyonları (Örneğin pamukçuk mantar türünün sebep olduğu maya enfeksiyonudur.)
  • Yoğun stres

Vajinal akıntı ne zaman bir enfeksiyon belirtisidir?

Vajinal akıntınız şu durumlarda bir enfeksiyon belirtisi olabilir:

  • Kaşıntıya neden olur
  • Şişmeye neden olur
  • Kötü koku mevcuttur
  • Yeşil, sarı veya gri renklidir
  • Köpüklü şekilde görülür.

Doktor anormal vajinal akıntıyı nasıl teşhis eder? Vajinal akıntı teşhisi nasıl yapılır?

‘Vajinal akıntı teşhisi nasıl yapılır?’ sorusu sıklıkla aratılmaktadır. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı öncelikle hastanın tıbbi geçmişini öğrenmek ister. Daha sonra doktor anormal vajina akıntısı şikayetiyle kendisine başvuran hastaya akıntının semptomlara, hastanın adet döngüsüne dair sorular soracaktır. Sorular şunları içerebilir:

  • Anormal akıntı ne zaman başladı?
  • Vajina içinde veya çevresinde kaşıntı, ağrı veya yanma şikayeti var mı?
  • Akıntı hangi renk? Akıntıda herhangi bir koku mevcut mu?
  • Vajinal duş yapılıyor mu? (Vajinal akıntı ya da cinsel ilişki sonrasında temizlemek için vajina içini basınçlı su ya da başka bir sıvıyla yıkanması)
  • Birden fazla cinsel partner var mı?

Doktor vajinal akıntının bir örneğini alabilir veya daha fazla inceleme için rahim ağzınızdan hücre toplamak için bir Pap Smear testi yapabilir. Aktif bir cinsel yaşam söz konusu ise  kan testlerinin yanı sıra  tam bir “cinsel yolla bulaşan hastalıklar” taraması önerebilir. Bazı durumlarda cinsel partnerin de test edilmesi gerekebilir.

Doktorunuz tüm bu sonuçları inceleyerek ultrason taraması gibi daha fazla araştırmaya ihtiyacınız olup olmadığını belirleyecektir.

Pap testi nedir? Nasıl yapılır?

Smear Testi, rahim ağzı ( serviks ) denilen bölgeden 5-10 saniye gibi kısa süre içinde ağrısız olarak fırça yardımıyla sürüntü alınması işlemidir. Rahim ağzı, rahmin vajina içinde yer alan kısmı olup jinekolojik muayene esnasında spekulum uygulaması ile gözle görülebilen kısmıdır. Rahim ağzı muayene esnasında doğum yapmamış kadınlarda ortası delik yuvarlak bir yapı olarak izlenir. Vajinal doğum yapan kadınlarda orta kısım yatay bir çizgi halini alır.

Anormal vajinal akıntı nasıl tedavi edilir?

‘ Vajinal akıntı tedavisi nasıl yapılır?’ sorusu şu şekilde cevaplandırılabilir. Anormal vajinal akıntının tedavisinin nasıl yapılacağı, bu soruna neyin sebep olduğuna bağlıdır. Örneğin maya enfeksiyonları genellikle vajinaya krem ​​veya jel formunda yerleştirilen mantar önleyici ilaçlarla tedavi edilir. Bakteriyel vajinoz da, antibiyotik hapları veya kremlerle tedavi edilir. Trikomoniyaz enfeksiyonun neden olduğu anormal vajinal akıntı da ilaçla edilir. Doktor vajinal krem ​​reçete ederse, kremi kullanırken tampon kullanılmamalıdır. Zira tamponlar kullanılan kremi emer.

Bakteriyel veya maya enfeksiyonlarından vajinal akıntı tedaviye birkaç gün ile bir hafta arasında yanıt verir. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar bir hafta içinde antibiyotik tedavisine cevap vermelidir. Enfeksiyon vajinal bölgenin ötesinde bir pelvik enflamatuar hastalığa ilerlerse, tedavi edilmesi daha uzun sürebilir.

Atrofik vajinit, hormonal tedaviye vajinal kremlerle veya ağız yoluyla hormon replasman tedavisine en iyi yanıt verir. Gitmesi genellikle birkaç hafta sürer. Vajinal su bazlı kayganlaştırıcılar ile hafif semptomlar birkaç gün içinde geçebilir. Rahatsız edici bir madde semptomlarınıza neden oluyorsa, maddenin tanımlanması ve çıkarılması semptomları bir hafta içinde gidermelidir.

Hamilelikte kahverengi veya pembe akıntı

Hamilelik sırasında kahverengi veya pembemsi vajinal akıntı meydana gelebilir. Bu akıntı iç çamaşırınızda veya tuvalet kağıdında hafif çizgiler veya lekeler şeklinde görünebilir. Gebelikte görülebilen bu kahverengi veya pembe renkli akıntı genellikle bir sorun olduğunu göstermez. Yaygın nedenler şunları içerebilir:

İmplantasyon : Bazı kadınlarda hamileliğin başlangıcında, adetlerinin zamanı geldiğinde az miktarda kahverengi veya pembe akıntı veya lekelenme görülebilir. Bu durum  embriyonun rahme tutunmasının ( implantasyon) bir işareti olabilir.

İlişki veya vajinal muayene : Hamileliğin herhangi bir anında, cinsel ilişki veya dahili bir muayeneden sonra kahverengi veya pembe renkli akıntı görülebilir. Bunun nedeni, bölgedeki artan kan akışı nedeniyle rahim ağzının ve vajinanın hamilelik sırasında kolayca tahriş olmasındandır.

Egzersiz yapmak : Sert bir egzersiz , hamileliğin herhangi bir noktasında lekelenmeye veya akıntıya neden olabilir. Kanamaya ilerlemediği sürece, genellikle egzersizi rahatlatmanız gerektiğinin bir işaretidir.

Öte yandan hamileliğin sonunda rahim ağzınız genişlemeye başladığında, mukus tıkacı yavaşça kırılır ve küçük parçalar, büyük öbekler veya mukozalı çizgiler halinde çıkabilir. Bu vajinal akıntının kahverengimsi veya pembemsi görünmesine neden olabilir. Bu durum, doğumun yaklaştığı anlamına gelse de, doğum başlamadan saatler, günler ve hatta haftalar önce gerçekleşebilir.

Hamilelik sırasındaki vajinal akıntılarda doktora ne zaman başvurulmalıdır?

Hamilelik sırasında vajinal akıntıdaki bazı değişiklikler enfeksiyon belirtileri olabilir. Vulvada kızarıklık, kaşıntı veya şişme veya aşağıdakiler dahil olmak üzere akıntıda değişiklikler fark ederseniz mutlaka doktorunuza başvurmalısınız:

Renk : Renksiz veya beyaz yerine sarı, yeşil veya gri; parlak kırmızı (kanamayı gösterir)

Koku : Hafif veya kokusuzdan akıntı değil de güçlü veya kötü bir koku yayılması

Bunlarla birlikte akıntı lifli yerine köpüklü, çok sulu ve aşırı şekilde görülüyorsa da doktora danışılmalıdır. Ayrıca sızan amniyotik sıvı erken doğumun bir işareti olabileceğinden vakit kaybedilmeden doktora başvurulmalıdır.

Menopoz sonrası vajinal akıntı

Vajina , düşük östrojen seviyeleri nedeniyle menopozdan sonra nemini kaybetme eğilimindedir Menopozdan sonra yine de az miktarda da olsa vajinal akıntı olacaktır. Bu bağlamda sarı-beyaz akıntı görüldüğü takdirde enfeksiyon kapmış olmanız mümkündür. Menopozdan sonra enfeksiyon yaygındır. Zira menopozdan sonra vajina çok fazla antibakteriyel mukus üretmez.

Anormal akıntıya neden olabilecek vajinal enfeksiyonlar nasıl önlenir?

  • Dıştan nazik, yumuşak bir sabun ve ılık suyla yıkayarak vajinayı temiz tutun. Direkt olarak vajinanın sabunla temas etmesi önerilmez. Zira özellikle kokulu ürünler ve sabunlar vajinal florayı bozarak mantar enfeksiyonlarına yol açabilir.
  • Kokulu sabunlar duş  sırasında kullanılmamalı, ayrıca köpük banyosundan kaçınılmalıdır.
  • % 100 pamuklu külot giyilmeli ve aşırı sıkı giysilerden kaçınılmalıdır.
  • Tuvalet temizliği esnasında bakterilerin vajinaya girmesini ve enfeksiyona neden olmasını önlemek için daima önden arkaya doğru temizlik yapılmalıdır.
  • Kokusuz tamponlar, hijyenik pedler ve astarlar kullanılmalıdır.
  • Yatmadan önce tamponu çıkartılmalı ve bunun yerine bir ped takılmalıdır.
  • Sağlıklı bir yaşam tarzı enfeksiyonlarla savaşmanıza yardımcı olur.
  • Sağlıklı beslenin, düzenli egzersiz yapın, yeterli ve kaliteli uyku düzenine dikkat edin.
  • Cinsel partner sayısını sınırlayın. Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonları önlemeye yardımcı olması için ilişki sırasında kondom kullanın.
  • Yüzme dönüşü veya spor salonunda egzersiz yaptıktan hemen sonra kuru giysiler giyilmelidir.

Anormal vajina akıntısı şikayeti için evde neler yapılabilir?

  • Şüpheli bir maya enfeksiyonu için reçetesiz satılan bir mantar önleyici krem ​​uygulanabilir.
  • Vulvanın kaşınmasını, şişmesini veya rahatsızlığını gidermek için buz torbasıyla soğuk bir kompres kullanılabilir.
  • Sıklıkla iç çamaşırını değiştirmek ve günde bir kez duş almak semptomları hafifletebilir.
  • Partnerinizin tedaviye başladıktan sonra bir hafta kondom kullanması sağlanmalı veya cinsel ilişkiden bir hafta boyunca kaçınılmalıdır.
  • Anormal vajinal akıntı belirtileriniz bir hafta sonra geçmezse mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Genital Hijyen Davranışlarının Vajinal Enfeksiyonlara Etkisi:

Araştırma, genital hijyen davranışlarını ve bu davranışların vajinal enfeksiyonlara etkisini belirlemeye yönelik vaka kontrol çalışması olarak yapılmıştır. Olgu grubunun evrenini vajinit tanisi olan kadinlar, kontrol grubunun evrenini ise vajinit tanisi olmayan kadinlar olusturmaktadir. Veri toplama aşamasında güncel literatürden yararlanılarak hazırlanan soru formu ve Genital Hijyen Davranış Envanteri kullanılmaktadır. Olgu grubunun GHBI ortalaması 77,41±9,05, kontrol grubunun GHBI ortalaması 82,58±9,43 bulundu (p<0,05). Kadınların hijyen alışkanlıkları arasında vajinal enfeksiyonların gelişmesinde etkili olduğu tespit edilen “genital bölgeyi hastalık belirtileri açısından kontrol etmek”, “genital bölgenin temizliğine özen göstermek”, ” Sentetik iç çamaşırı giyen kadınlarda 5 kat daha fazladır. Sonuç olarak, kadınların bazı hatalı ve yetersiz genital hijyen davranışlarının vajinal enfeksiyon riskini arttırdığı belirlendi. © Gülhane Askeri Tip Akademisi 2013. Sentetik iç çamaşırı giyen kadınlarda 5 kat daha fazladır. Sonuç olarak, kadınların bazı hatalı ve yetersiz genital hijyen davranışlarının vajinal enfeksiyon riskini arttırdığı belirlendi.

Gülhane Askeri Tip Akademisi 2013.

Jinekolojik Kanserlerde Vajinal Mikrobiyomun Rolü:

İnsan mikrobiyomu, konak ile karşılıklı ilişkide bulunan mikroorganizmaların vücuttaki kolleksiyonudur. Bu mikrobiyal topluluklar tüm mukozal yüzeylerde bulunmakla birlikte, içerikleri besin miktarı, hormon seviyeleri, genetik, ırk ve cinsiyet gibi konak ilişkili sayısız faktöre bağlı olarak bölge bölge farklılık gösterir. Vajinal mikrobiyomlar genelde Lactobacillus (L) türlerinden, ortamda mevcut olan en dominant bakteri türüne göre sınıflandırılabilir. Son yıllardaki araştırmalar, mikrobiyomdaki bozulmaların kanser dahil olmak üzere birçok hastalıkta rol oynayabileceğini göstermektedir. Bariyer sistemi bozulduğu zaman patojenik bakteriler intestinal ve vajinal epitele transloke olabilirler. Bu translokasyon düşük dereceli kronik enflamasyona yol açarak kanser de dahil olmak üzere çeşitli hastalıklara neden olabilir. Daha belirgin olarak, vajinal mikrobiyomlardaki değişiklikler servikal kanser, uterin kanser ve over kanseri dahil olmak üzere çeşitli jinekolojik kanserler ile ilişkilendirilebilir. Laktobasilus seviyesinin daha düşük ve vajinal mikrobiyom çeşitliliğinin daha fazla olduğu kadınlarda HPV’nin daha yüksek oranlarda bulunduğu gösterilmiştir. Bu derlemede vajinal mikrobiyom ile jinekolojik kanserlerin gelişimi arasındaki ilişki, güncel araştırmalar ve bilgi boşlukları gözden geçirilmektedir. Probiyotikler, “Konak mikrobiyomunu implantasyon veya kolonizasyon ile değiştirmek ve dolayısıyla yararlı etkiler yaratmak için yeterli sayılacağı düşünülen, canlı veya tanımlanmış mikroorganizmaları içeren bir ürün veya müstahzar” olarak tanımlanmıştır; mikrobiyom homeostazisinin eski duruma getirilmesi için bir yöntem olarak halen araştırılmaktadır. Buna ek olarak, bu jinekolojik kanserlerin semptomlarını yönetmek için probiyotiklerin potansiyel kullanımı tartışılmıştır. Mikrobiyom kompozisyonu ve konak-mikrobiyom etkileşimlerin daha iyi anlaşılması sonuçta terapotiklerin iyileştirilmesine, yeni ajanlar ve/veya dozaj rejimlerinin geliştirilmesine de yardımcı olabilir.

Vajinal Akıntı konusunu da içinde bulunduran 24-25 Aralık tarihinde gerçekleşecek  olan “Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Zirvesi” ne katılarak bir çok konu hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Detaylı bilgi için tıklayabilirsiniz.

KAYNAKÇALAR

  1. https://dergipark.org.tr/tr/pub/trsgo/issue/40048/499147#article_cite
  2. https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberi/vajinal-akinti-nedir-vajinal-akinti-tedavi-yontemleri
  3. https://www.acibadem.com.tr/hayat/vajinal-akinti-neden-olur/
  4. https://avesis.gazi.edu.tr/yayin/ffb19619-61f9-4d9e-bb20-4a4aac635c27/genital-hygiene-behaviors-and-their-effect-on-vaginal-infection-of-the-women-who-apply-to-gata-womens-illnesses-and-birth-clinic-gata-kadin-hastaliklari-ve-dogum-poliklinigine-basvuran-kadinlarin-genital-hijyen-davranislari-ve-bu-davranislarin-vajina


TUBA ERYILMAZ
İstinye Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 5.sınıf
Instagram: @tubaeryilmazz

Bu Yazıyı Paylaş
Yorum Yap